Ulusal Siirt Keçi Çalıştayı düzenlendi

Siirt Üniversitesi ve Dicle Kalkınma Ajansı işbirliğiyle 10-11 Ekim 2023 tarihinde Ulusal Siirt Keçi Çalıştayı düzenlendi.

Çalıştay Raporu

Hayvancılıkta bulaşıcı hastalıkların kontrolünde antibiyotik kullanmanın çok sayıda stratejisi olabilir. Hastalık önleyici tedbirler iyi bir sağlık durumuna kolayca katkıda bulunabilir ve iyileştirebilir. Hayvanlar hasta olmadan gerekli önlemlerin alınması iş gücü, ilaç giderleri, yenilen yemden yaralanmanın artması ile genel giderlerde azalma ve maksimum fayda sağlanabilir. Antibiyotikler ve antiparaziterler muhtemelen hayvanlarda en değerli ilaçlardır hayvansal üretim ve antibiyotik kullanımı bu nedenle hastalığın ayrılmaz ve genellikle nihai bir parçası olarak kabul edilir. Öte yandan bakteriyel enfeksiyonlar oluştuğunda, antibiyotik tedavisi etkili ilk tercih metodudur ve hasta hayvanlarda iyileşmeyi hızlandırmak için kullanılmalıdır. Ancak gerekli önleme stratejileri yerine getirildikten sonra ve bu tedbirler başarısız olduğunda kullanılmalıdırlar. Antibiyotik kullanımı önleme tedbirleri başarısız olduğunda önleme tedbirlerinin yerine geçmek için son alternatif olarak kullanılmalıdır. Tüm hayvanlar için antibiyotik kullanımı sürdürülebilir değildir. Sürü Sağlığı Yönetimi zaman, emek, para ve diğer kaynakları etkin bir şekilde kullanmak için, sürülerinin kapsamlı bir sürü sağlık yönetimine sahip olması gerekir ve Sürü aşılaması (aşılama), Parazit kontrolü (iç ve dış), Biyolojik risk yönetimi (biyogüvenlik), Uygun karantina ve uzaklaştırma kuralları, Yeterli ve dengeli Beslenme, Üreme yönetimi gibi faktörlerin dikkatli bir şekilde bir arada kullanılması ve mücadele planının mevcut uluslararası ve ulusal mevzuatlara göre planlaması ve bütçelendirilmesi gibi uygulamaları içermelidir.

Büyük işletmeleri özendirmeyi ve desteklemeyi tek ve en önemli iş saymak yerine tüm olumsuzluklara rağmen ayakta kalmaya çalışan hayvan yetiştiricilerinin daha uygun koşullarda ve daha fazla bilgi kullanarak üretim yapmalarını sağlanması özendirilmelidir. Bunu yaparken üreticiler arasında iş birliği ve bilgi alışverişini geliştirmek ve bunları üreticiye doğrudan ve nitelikli hizmet verir hale getirmek esas olmalıdır. Yetiştirici birliklerinin yapılacak ıslah çalışmalarında daha etkin rol almaları sağlanmalıdır. Tarım Orman Bakanlığı küçükbaş hayvancılığın yüksek nitelikli damızlık ihtiyacını karşılamak üzere yürüttüğü araştırma ve geliştirme çalışmalarını giderek artırmalıdır. Türkiye’nin bölgesel anlamda hangi ırk veya ırklara hangi verim seviyesinde ihtiyaç duyduğu belirlenmeli yapılacak ıslah çalışmaları ve üretim bu yönde planlanmalıdır. Küçükbaş hayvancılığın yetiştirici koşullarında ihtiyaç duyduğu teknik donanım ve bilgi eksiliği Tarım ve Orman Bakanlığı ile DKKYB iş birlikteliği ile giderilmelidir. Özellikle keçi sütü ve ürünlerinde; ürün yelpazesinin genişletilmesi ve keçiden elde edilen ürünlerinin tüketimi konusunda tüketiciye yetiştiriciye tanıtım, bilgilendirme ve eğitim programları düzenlenmelidir. Yetiştiricinin hijyenik koşullarda üretim ve hayvan sağlığı konusunda bilinç seviyesi artırılmalıdır. Yetiştirici birliklerinin hayvan ıslahı konularında bilgi birikimi ve altyapıları güçlendirilmelidir. Küçükbaş hayvancılıkta suni tohumlama gibi biyoteknolojik yöntemlerin kullanılması ve teke depoları kurulması ile döl kontrolü uygulamaları başlatılmalıdır. Küçükbaş hayvancılıkta tutarlı ve ıslaha temel olacak veri kayıt sistemi oluşturulmalıdır.

Yetiştirici ile tohumlamayı yapacak veteriner hekim arasında güçlü bir organizasyon eşliğinde suni tohumlama uygulamalarının başarıyla yapılaması gerekmektedir. Yetiştiricinin kızgınlık takibini çok iyi yapması gerekir. Ayrıca hem taze hem de dondurulmuş-çözdürülmüş spermayla tohumlamaların sahada kullanılmasının kolaylaştırılması ve yaygınlaştırılması gerekmektedir. Suni tohumlama işlemlerinde başarılı olabilmek için en azından yarı entansif yetiştiricilik sistemlerinin düzgün bakım beslemeyle yaygınlaştırılması gerekmektedir.

Siirt ilinde mera alanları yetersiz olup mera olarak kullanılan alanlar ise yetiştiriciler tarafından bilinçli şekilde kullanılmadığından oldukça tahrip olmuş durumdadır. Mera alanlarının Mera Kanunun kapsamında tespit, tahdit ve tahsis çalışmaları tamamlanmalıdır. Mera arazilerinin tarım arazilerine dönüştürülmesinin önüne geçilmelidir. Köy ve Belediyelerde mera yönetim birlikleri kurulmalıdır. Meraların otlatmaya kapalı olduğu dönemlerde gerekli kaba yem ihtiyacının karşılanabilmesi için tarla tarım sistemi içinde yem bitkileri ekim oranları mutlaka artırılmalıdır. Meraların otlatmaya açıldığı dönemlerde mera bitki örtüsünün uzunluğuna dikkat edilmelidir. 15 cm ot uzunluğuna ulaşılabilmesi için vakit tanınmalıdır. Kapasie üzerinde otlatma yapılmamalıdır. Üniversiteler ve Tarım İl Müdürlükleri tarafından yetiştiriciler ve çobanlarımız için kurlar düzenlenmeli, bu eğitimlere katılımlar sağlanmalıdır. Mera alanının tahsisinde otlatılacak hayvan sayısının belediye/muhtarlık kontrolünde yapılarak mera alanlarının tahrip edilmesi önlenmelidir.

Entansif keçi yetiştiriciliğinde hayvan materyali olarak yüksek verimli sütçü keçi ırkları üzerinde durulmalıdır. Entansif üretimde toplam masrafların %70’ini yem masrafları oluşturmaktadır. Bu nedenle pratik yemleme koşullarında, masrafların azaltılması ve verimin iyileştirilmesi amaç olmalıdır. Sütçü keçilerin muhtelif fizyolojik evrelerde besin madde gereksinmeleri hayvanların süt verimi, yem tüketimi ve canlı ağırlık değişimine göre farklılık göstermektedir. Entansif sistemde yemleme düzeyi, keçinin vücut kondisyonunu optimal düzeyde tutacak şekilde planlanmalıdır. Teke katımından önce iyi kondüsyonda olan keçilerde ekstra yemleme yapılmasına gerek yoktur. Eğer keçilerin kondisyonları iyi değilse, çiftleşmeden 2-3 hafta önce ek yemlemeye başlanmalı ve çiftleşme sezonu boyunca sürdürülmelidir. Çiftleşme sezonunun yaz sonu veya laktasyon sonunda olması keçilerde zaman zaman kondisyon yetersizliğine neden olabilmektedir. Gebeliğin son 6-8 haftasında fötüs gelişimi çok hızlıdır ve ihtiyaçlar fötüs gelişimi ve fötüs sayısına göre önemli düzeyde artar. Çoğuz gebeliklerde her bir fötüs için yaşama payı ME gereksinmesinin %20 artırılmasını önermektedir. Bir oğlağın aldığı kolostrum (ağız sütü), sağlıklı ve hayata kalmasını sağlayan en önemli faktördür. Yüksek verimli süt keçilerinde besin madde temini bakımından en kritik dönem doğumla başlayan ve laktasyonun pike ulaştığı dönemdir. Çünkü, yem tüketimi ancak laktasyon pike ulaştıktan sonra maksimuma ulaşmakta ve tüketilen yemlerle keçinin ihtiyacı karşılanamamaktadır. Yem tüketimi laktasyonun bu döneminde %30-40 artmakta ve 6-10 hafta arasında maksimuma ulaşmaktadır.


Dr. Öğr. Üyesi HALİL DİLMEN / 2848
Tarım ve Hayvancılık İhtisaslaşma Koordinasyon Merkezi Koordinatörlüğü
10.10.2023